PCLioN FC

Ağustos 9, 2009

Gaziantepspor 2-3 Galatasaray || Arda Turan Resitali

Filed under: Galatasaray, Süper Lig — pclion @ 7:40 pm

İçerdeki Tobol maçından itibaren gittikçe üstüne koyan bir takım vardı fizik olarak, bugünkü maçtan sonra bunu rahatlıkla görmek mümkün. İlk Tobol maçıyla başlayan kondisyon yüklemesi planlamasının çok doğru olduğunu, yedek oyuncularla çıkılan maçlarda yükselen tepkilerin yersiz olduğunu, bu maçlara birer ‘resmi hazırlık maçı’ gözüyle bakılması gerektiğini söylemiştik. Gaziantep’teki futbol oynamaya müsait olmayan sıcağa ve neme rağmen ilk hafta maçı değilmişçesine bir mücadele ortaya koydular. Böyle maçları kazanmak önemlidir, son dakikalarda gereksiz bir baskı ve stres olsa da zorlu bir deplasmanı atlamış oldu takım.

Arda Turan, Arda Turan, Arda Turan! Arda hakikaten yeni sezonla beraber gerçekten bambaşka bir oyuncuya dönüştü ve birçok tabuyu yıktı. En azından benim için öyle. Her maç duran toptan gol attırıyor, kendi atıyor, tam bir oyun kurucu gibi oynuyor. Bu maç gerçekten rüştünü ispatladı bu anlamda. Oyununa olgunluk katmaya da başladı artık, fizik gücü biraz daha sağlam olursa üç büyük lige kapağı atması uzun sürmez. Böyle bir oyuncuyu izleyebildiğimiz için şanslıyız. Özellikle duran top meselesi beni büyüleyen tarafı işin. Bu kadar dramatik bir yükselişi beklemiyordum açıkçası, o kadar etkili kullanmaya başladı ki geçtiğimiz senelerde bizi Sabri’yle muhattap olmak zorunda bıraktın diye kızası geliyor insanın Arda’ya! Sezon başından beri boş geçtiği maç yok, 7 resmi maçın hepsinde duran toptan gol atan bir Galatasaray var. Bu duran top performansının aynı düzeyde devam etmesini beklemek akıl kârı değil zaten de, en azından bunu bir standart haline getirebilirse oyununa yepyeni bir yön kazandırmış olacak.

Arda Turan bu kadar etkiliyken ona pek ayak uyduramadı kanat oyuncularımız, Keita ilk yarı etkili olmaya çalıştı ama bu çalımları atan adamı bu ligde rahat bırakmazlar pek, sertlikten fazlasıyla nasibini aldı o da. Aydın Yılmaz özellikle ilk yarı tekrar bildiğimiz standart oyununa geri döndü. Pasları alamayan, ayağındaki topları doğru kullanamayan bir Aydın vardı sahada. Hemen hiçbir etkili orta kesemedi içeriye, ben Rijkaard’ın devre arası onu değiştriceğini düşünüyordum. Sanırım Keita’nın yüreğimizi ağzımıza getiren pozisyonu, kenara gelen oyuncunun Aydın değil Keita olmasının bir numaralı sebebiydi. İkinci yarıda biraz daha idare eder gibi gözüktü ama Netanya maçında onu izleyenler onun ilk 11’de çıkmasının sebebinin bu performans olmadığını rahatlıkla söyleyebilirler.

Takıma biraz yukardan bakarsak ikinci bölgede alan kapatmakta güçlük çektiğimizi görüyoruz. Kanat oyuncularının hücumda Baros’u ikileyeci rolünde olmaları defansif görevlerini yerine getirmelerini zorlaştırıyor, ikisini de doğru zamanlamayla yapabilmek için takım halinde daha çok maç yapmaları gerekecek. Bunun için de sabırsız olmamak, maç maç gelişimi takip etmek gerekli. Defansta bazı sıkıntılarımız var ama bu daha çok oyuncuların kendisinden kaynaklanıyor. Sağ tarafta sürekli pozisyon kaybeden bir Sabri Sarıoğlu, ortada sağlam durup duramayacağı belli olmayan Gökhan Zan’la çok güvenilir bir defans hattımız olmayacak, o belli. Uğur Uçar’ın şu takıma girip hem hücuma katkıda bulunacağı, hem de savunmayı toparlayacağı günü iple çekiyorum. Vurun Sabri’ye değil anlatmak istediğim ama Sabri bundan iyi bir sağ bek değil işte, yapacakları, yapamayacakları belli. Bu takımın bu değişikliğe bence ihtiyacı var.

Ben fazlasıyla memnunum şu oyundan, daha fazlasını beklemek zaten haksızlık olur. Üstüne koyan bir yapı oluşturma yolunda ilerliyoruz, Elano ve Mehmet Topal gibi ana rotasyonun son parçaları da takıma yerleşince daha da iyi olacaktır takım. Önümüzdeki maçı şimdiden merakla bekliyorum, özlemişiz ligi ve ligdeki Galatasaray’ı…

Avrupa Kupalarında Takımlarımız

Filed under: Türk Futbolu, UEFA Avrupa Ligi — pclion @ 10:30 am

Herkes az çok tahmin yürütüyor eleme turunu hangi takımların geçeceğiyle ilgili ancak en doğru tahminlere ulaşmak istiyorsak bahis şirketlerinin oranlarına bakmak gerekiyor. Bu işten milyonlarca euro para kazanan bahis şirketlerinin belirlediği oranlar en gerçekçi temele oturmak zorunda ki kârlarını maksimize edebilsinler. Bu sebepten bu oranlar artık önemli veriler olarak kabul ediliyorlar. Futbol üzerine bahis oynayan birisi değilim ama oranlarla, tahminlerle haşır neşir olmayı severim, özellikle Avrupa kupalarında takımlara tanınan şansları incelemek için.Yukardaki resim bwin.com’un UEFA Avrupa Ligi play-off turu için verdiği oranların yüzdelik dilimdeki karşılıkları. İlk dikkatimizi çeken Galatsaray-Tallinn eşleşmesi oluyor zira tüm play-off karşılaşmaları içinde %87 ile Werder Bremen’in ve PSV’nin %88’lik oranının ardından tur için en fazla şans tanınan ikinci ekip olarak görülüyor Galatasaray. Fenerbahçe’nin Sion karşısındaki şansı ise %76 olarak gözüküyor. Esas ilgilmi çeken ise Trabzonspor ve Sivasspor’a verilen oranlar. Bildiğiniz gibi bu takımlarımız seribaşı değildi ve doğal olarak güçlü ekiplerle karşılaşmak durumunda kaldılar. Buna rağmen beklediğimden daha çok şans tanınmış takımlarımıza. Trabzonspor’un Toulouse karşısındaki şansı %44 olarak gözüküyor, geçen senenin UEFA Kupası Şampiyonu Shaktar karşısındaki Sivasspor’un şansı ise %40. Özellikle Sivasspor’un oranı bana ilginç geldi, özellikle dünkü maçtan sonra. Bu kadar eksik ve oturmamış bir takımla Sivasspor’un Shaktar karşısındaki şansının %40’ın yanından bile geçmediğini düşünüyorum ama futbol bu elbette, saha içindeki oyun belirliyor her şeyi. Bakalım bu oranların sahadaki yansıması ne olacak?

Bunların haricinde bir de kupayı kazanma ihtimalleri var bildiğiniz gibi. Bu kategoride Galatasaray ve Fenerbahçe’nin şampiyonluğuna 1’e 34 vermiş bwin, Sivasspor ve Trabzonspor için ise bu oran 1’e 201. Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu için verilen oran 1’e 251. Beşiktaş en iyi oran verilen 22. takım listedeki, Galatasaray ve Fenerbahçe’den daha iyi orana sahip 10 takım var. Şampiyonlar Liginden gelecek takımlar dahil değil tabii…

WordPress.com'da ücretsiz bir web sitesi ya da blog oluşturun.