PCLioN FC

Temmuz 30, 2009

Maccabi Netanya 1-4 Galatasaray || Bir Galatasaray Klasiği…

Filed under: Galatasaray, UEFA Avrupa Ligi — pclion @ 7:00 pm

Galatasaray taraftarı bu tip eleme turlarında takımının farklı kazandığı maçlarda bile yüreğinin ağzına gelmesine artık alıştı, en azından benim için öyle. Tromsö faciasından tutun, Slaven’e, Bellinzona’ya, Sion’a, Tobol’a kadar hepsinde geriye düşen bir Galatasaray var deplasmanda. Bu maçtaki kriz Allahtan kısa sürdü ve Hakan Balta beraberliği getiren golü attı. Yoksa stres altında geçmeyen dakikalara sahne olabilirdi maç.

Galatasaray’da geçtiğimiz sezonlardan farklı bir şeyler var, bunların başında da artık bariz bir biçimde gözümüze batan duran toplar geliyor. Tobol maçlarında atılan 3 golün tamamı duran toplardan gelmişti, bu maçta da ilk ve son gol kornerden geldi. Elano transferinin en sevindirici yönlerinden biri duran topları etkili kullanan bir oyuncunun gelmesiydi ama 10 numara motivasyonlu Arda Turan kornerlerde Elano’ya ciddi şekilde rakip olacağa benziyor.

D-Smart’ın dolandırıcılığı malum, yeni kanal problemini biliyor herkes. Maçın takibini internetten yapmak durumunda kaldığımdan sağlıklı bir değerlendirme yapmam mümkün değil ancak özellikle ikinci yarıda takımın maça kalitesini ve ağırlığını koyduğu aşikar. Hazırlık kampında Barcelonavari 4-3-3 denemeleri yerini geçen sene Skibbe’nin denediği 4-2-3-1’in daha dinamik bir versiyonuna bırakmış. Elano transferiyle kadro iyiden iyiye bu taktiğe uygun hale geldi zaten. Bu düzenin en önemli parçalarından olan beklerin hücum performansı dikkat çekici, hem Hakan’ın hem Sabri’nin golü var bugün. Sabri’nin golünü kaçırdım ama çok düzgün ve iyi bir şut olduğu söyleniyor. Tekrarını bekliyorum. Kewell da skorer kanat performansı devam ettiriyor ki geçtiğimiz sene bıraktığı yerden devam edecekmiş hissi veriyor bana. Bu kadar formda bir Arda Turan ve yeni transfer Kader Keita varken bu üç oyuncu nasıl beraber oynayacak, göreceğiz.Ofansif orta sahayı da göbeğe katarsak o üçlüde kimin forma bulacağı takım düzeninin kaderini çizecek ayrıntı gibi duruyor. Mehmet Topal’ın yanında riskli bir tercih yapıp Elano mu oynatılacak, yoksa Ayhan Akman ya da Barış Özbek mi o bölgeyi dolduracak, göreceğiz. Mehmet Aurelio söylentileri de dolaşıyor etrafta, önümüzdeki duruşmada TFF’nin verdiği tazminat kararı kalkarsa transferin gerçekleşmesi sürpriz olmaz. Topal’a olan İspanya ilgisi de düşünüldüğünde arkası dolu bir senaryo gibi geliyor bana.

Son olarak defans hattının kafamda soru işaretlerini artırdığını da söylemeden geçmeyeyim, Zan-Servet ikilisinin uyumu hala belirsizliğini koruyan bir konu. İyi bir Emre Güngör bu ikiliyi bozabilir gibi geliyor bana, bakalım. Turu kısayoldan halletmemiz güzel oldu, burdaki maçta yeni transferlerin yanı sıra Serdar Eylik’i tekrar görme şansımız olabilir. Takım olma ve rotasyonu oluşturma yolunda Rijkaard yol almaya başladı. Bu sürecin en kısa sürede ve sorunsuz geçilmesi Galatasaray’ın geleceği açısından hayati önem taşıyor…

Elano Blumer Galatasaray’da!

Filed under: Galatasaray, Transfer — pclion @ 12:45 am

3-4 gün önce duymuştum Elano transferini ama inanmakta güçlük çekiyordum. Arkadaşım Manchester City’den kimi istersin dediğinde Elano ismini vermemiştim mümkün değil diye, o derece beğendiğim bir oyuncudur Elano. Daha dün Avrupa basınında Inter ve Milan’ın ciddi şekilde istediği söyleniyordu ama bildiğim kadarıyla çok uzun süredir uğraşılıyormuş bu transfer için, Elano da ikna edilince iş bitmiş. Harika yahu, söylenecek tek söz yok hakikaten. Türk futbol tarihinin en büyük transferlerinden biridir bu, Aklımızı aldın Haldun Üstünel, alacağın olsun.

Dün gece transfer sarhoşluğuyla iki satır bir şeyler karalamıştık ama demek istediklerimizi biraz daha açmak lazım elbette. Niye Elano bu kadar önemli bir transferdir mesela? Öncelikle Elano Brezilya milli takımında düzenli oynayan bir ofansif orta saha oyuncusudur. Ukrayna’da bulunduğu dönemde bile milli takım rotasyonuna girmeyi başarmıştır ki bu Türkiye, Ukrayna gibi ülkelerde o kadar da kolay değildir. Kendinizi gerçekten ispatlayamazsanız size tercih edilecek birçok oyuncu bulunur Brezilya’da ya da İspanya’da. İkincisi Elano Manchester City’nin düzenli oyuncusudur. Geçen sezon takıma gelen Arap sermayesine rağmen arkaplana düşmemiş, 28 EPL, 8 UEFA Kupası maçına çıkmıştır. Bir önceki sezon takımın bir numaralı silahıydı ve takım onun eline bakıyordu. Bu adamın Türkiye’ye gelmesine akıl sır ermiyor. Kewell’ın sakatlık problemi vardı, Baros’un gol sıkıntısı. Keita geçen seneyi formsuz geçirdiği için gelebildi bu diyarlara ama Elano! Elano Türkiye’ye gelen en komple oyuncudur benim gözümde ve Mario Jardel’le beraber kariyer zirvesinde gelen ender yabancı oyunculardan biridir.

Peki nedir Elano gibi bir adamı Türkiye’ye çeken derseniz ortaya koyan vizyon ve daha iyi ödeme koşulları diyebilirim tahminen. Zamanın birinde izlediğim bir Futbol Mundial programı vardı ve Elano’nun Shaktar’a geliş hikayesini anlatıyordu. O dönemde de ailesinin maddi durumunu düşünerek Ukrayna’ya transfer olduğunu açık yüreklilikle dile getiriyordu. Tam cümlelerini hatırlayamıyorum ama genel olarak buydu tercih sebebi. Genelde paragöz olarak bakarım ben böyle oyunculara ama durumunu çok iyi ifade etmişti ve takdirimi kazanmıştı. Futbolculuğu kadar önemli bir referanstı bu benim için.Geçen gece Alper abiye sorduğumda harika bir oyuncu olduğunu ancak gelebileceğini düşünmediğini söylemişti. “Kandırmayın Galatasaraylıları!” dedi hatta! Şaka bir yana kendisinin de yazısında ifade ettiği gibi harika bir oyuncu olmasının yanı sıra Brezilyalıların sık yaşadığı uyum probleminden pek muzdarip olan bir oyuncu değil. İngiltere’de kendini ispatlamış bir Brezilyalı ofansif orta saha oyuncusundan söz ediyoruz zaten, ötesi yok. O topraklar çok büyük Güney Amerikalı oyuncuları yemiştir, Elano ise ayakta kalan ender oyunculardan biridir. Bu da atlanmamalı hiçbir zaman. City’de Hughes’la yaşadığı problemin kaynağı ise kampa geç katılması imiş Salih’in dediğine göre. O da Brezilyalılarda ‘doğuştan on geliyor’, yapacak fazla bir şey yok. Lincoln krizinde de benzer şeyler söylemiştim, kalkıp Elano’ya da sırf bu detaylar için tavır alınırsa kendimden geçerim herhalde.

Her yerde güzel ve detaylı yazılar var, bazılarını hala okuyabilmiş değilim. Yazıyı bitirmişken ben de onları okumaya başlayayım…

WordPress.com'da ücretsiz bir web sitesi ya da blog oluşturun.